Ads Top

Regülasyon ve İnovasyon: RWA(Gerçek Dünya Varlıkları) Projeleri




Disclaimer: All opinions of the author are their own

Herkese merhabaalar, bugün sizlere geçenlerde bahsettiğim RWA(Gerçek Dünya Varlıkları)’ların regülasyon konularından bahsedeceğim. RWA (Gerçek Dünya Varlıkları) regülasyonları için görüşmeler başlayınca boğa marketinde ön plana çıkacak sektörler kendini belli etmeye başladı. Trendlere ve fiyat aksiyonlarına baktığımızda memecoinler, yapay zeka, DePIN, GameFi ile birlikte RWA (Gerçek Dünya Varlıkları) tokenleri epey yükseliş vadediyor. Ben de bu yazıda RWA (Gerçek Dünya Varlıkları)  sektöründeki son gelişmeleri paylaşacağım.

RWA (Gerçek Dünya Varlıkları)  tanımını bu blog yazısında yapmak istemiyorum eğer konuda eksiğiniz varsa “RWA (Gerçek Dünya Varlıkları)'ların DeFi Entegrasyonu: Finansal Dönüşümün Öncüleri ve Geleceğe Yönelik Bakış” yazımı okuyabilirsiniz. ‘Boston Consulting Group’ raporuna göre bu geniş sektörün 2030 yılına kadar yaklaşık 16 trilyon dolar değerlemeye ulaşması bekleniyor. Bunun içinde RWA (Gerçek Dünya Varlıkları)’lar konusunda bir çok büyük şirket regülasyonlarla kapıyı aralamak yerine tamamen açmayı hedefliyor. Tüm alt kategorilerde detaylara girmek çok uzun sürer. Bu nedenle BlackRock yetkililerinin birkaç hafta önce açıkladığı “BUIDL” programı çerçevesinde ön plana çıkan bir alt kategoriyi inceleyip (Hazine Tahvilleri ve Hisse Tokenizasyonu) bu kategoride hangi projeler fark yaratabilir bunlara bakalım:

 Hazine Tahvilleri & Hisse Tokenizasyonu: Franklin Templeton, BlackRock, Ondo ve Superstate gibi şirketler, yatırımcıların varlıklarını korumak ve artırmak amacıyla çeşitli fonlar oluşturuyorlar. Bu fonlar, ABD hazine tahvillerini (T-bills) satın alarak, risk almak istemeyen yatırımcılara %5 civarında bir faiz (ilave gelir) kazanma fırsatı sunuyorlar. Örneğin Ondo, yatırımcılara bu fırsatı sunmak için stablecoin olan USDY'yi kullanıyor. Yatırımcılar, KYC sürecini geçtikten sonra minimum 100 bin dolar yatırarak ABD hazine tahvillerinin getirisinden faydalanabiliyorlar. Ondo'nun bu konuda BlackRock ile iş birliği bulunuyor. Blok zincir işlemleri çoğunlukla Ethereum, Polygon ve Solana gibi platformlar üzerinde gerçekleştiriliyor. Yatırımcılar varlıklarını banka hesaplarına çekmek isterlerse, stablecoinden USD'ye dönüş işlemlerini Coinbase aracılığıyla gerçekleştirebiliyorlar.

Ağırlık Ethereum üzerinde ancak bu alanda şimdiye kadarki en büyük fon yöneticisi Franklin Templeton, işlemleri Stellar ve Polygon üzerinde yapıyor. Yakın zamanda BlackRock fonu BUIDL ve BlackRock ile iş birliği halinde olan Ondo’nun en tepede yer alacağını düşünebiliriz. Ayrıca Compound ekibinin yeni projesi Superstate’i de yakından izlemekte fayda var.

ABD hazine tahvilleri, ayı marketinde ve faizlerin yüksek olduğu dönemlerde insanların ilgisini çekebilecek bir yatırım aracı gibi görünüyor. Boğa marketinde ise birçok fırsat olması nedeniyle bu alana yönelik talebin nispeten düşük olacağını söyleyebiliriz. Bu nedenle bu şirketlerin farklı ürünleri tokenize edebilmesi de uzun vadede kârlı olmaları açısından önemli durumda. Ayrıca bu şirketlerin SEC üzerindeki gücü de regülasyon süreçlerinin hızlanmasını sağlıyor diyebiliriz.

Bu alana hitap eden şirketler daha çok ABD’li geleneksel yatırımcılara hitap ettikleri için ‘tokenizasyon’ konusunda ikinci tercihlerinin hisse senetleri olacağı tahmin edilmektedir. Bu konudaki gelişmeleri de ilerleyen dönemde detaylı olarak ele alabiliriz. BlakcRock CEO’su Larry Fink, SEC’nin sıkça kullandığı “security” kavramının tokenizasyona bir engel oluşturmadığını ve RWA (Gerçek Dünya Varlıkları)  tokenizasyonu alanında büyük bir gelecek gördüklerini belirtiyor.

Bu şirketler gibi hizmet veren farklı projeler de mevcut; Türkiye de yeni faaliyet göstermeye başlayacak olan TerraMirum projesi gibi, burada yurt dışındaki yatırımcıları da çekmek isteyen TerraMirum kullanıcılarına gayrimenkul hisselerinden satın aldırarak karşılığında varlığınızı temsil eden gayrimenkul pay NFT’leri, yani DGPS (Dijital Gayrimenkul Pay Sertifikaları)’leri alıyorsunuz. TerraMirum platformu, bu NFT’leri yani DGPS (Dijital Gayrimenkul Pay Sertifikaları)’leri yeniden satabilmek için sizlere Mirum Token ile işlem yapmaya fırsat da tanıyor. Böylelikle dilediğiniz konumdan gayrimenkul hisse oranında yatırım yapma fırsatını sunuyor ve dönem sonunda elde edilen geliri sizinle paylaşıyor.   

Projeye göre; TerraMirum’un ayrıca alt-DAO’su olacak ve bunların tokenlerine sadece Mirum stake edenler erişebilecek. Proje bazlı gayrimenkul pay NFT’leri yani DGPS (Dijital Gayrimenkul Pay Sertifikası)’leri tokenizayon yardımıyla belirli oranda küçültülebileceği için, anlaşılan o ki düşük bütçeli yatırımcılar için de uygun bir satın alma algısı oluşturulacak. 

Fed’in 2024 ortasından itibaren faizleri yavaş yavaş düşüneceğini düşünürsek farklı alanlarda da tokenizasyona bağlı fırsatları değerlendirmemiz faydalı olur. Tokenizasyon için BlackRock’la çalışan Carlos Domingo, 2 Nisan 2024’te Bankless’a verdiği röportajda bundan sonraki adımın ‘özel kredi marketleri’ olabileceğini söyledi.   

Farklı kategorilerdeki blokzincir projeleri, tokenizasyonun çeşitli kullanım alanlarını ve potansiyelini ortaya koyuyor. Örneğin, L1 blokzincirleri alanında Dusk ($DUSK), Realio ($RIO), Propchain ($PROPC) ve Polymesh ($POLYX) gibi projeler, blokzincir teknolojisinin sağladığı şeffaflık ve güvenlikten faydalanarak farklı sektörlerdeki tokenizasyon çözümleri sunuyorlar.  

Ancak tekrar vurgulamalıyız ki ‘emlak tokenizasyonu’, talebin yüksek olduğu ancak regülasyonların karmaşık olduğu bir alan olarak öne çıkıyor. Bu süreçte projelerin, blokzincir teknolojisiyle mülkiyet sahipliği konusundaki zorlukları çözmeye odaklandığı görülüyor. Örnek olarak Propy ($PRO), TerraMirum ($Mirum), Parcl ($PARCL) ve LandX ($LNDX) gibi projeler, emlak sektöründeki tokenleştirme trendini ilerletiyorlar.

RWA (Gerçek Dünya Varlıkları) tokenizasyonu sağlayan projeler, reel varlıkların tokenleştirilmesiyle birlikte bu tokenlerin alınıp satılabileceği platformları da geliştiriyorlar. Bu projeler, iş birlikleri ve teknolojik yetenekleriyle sektörde belirgin bir yer edinmeye çalışıyorlar. Örneğin; Stobox ($STBU), TokenFi ($TOKEN) ve Swarm ($SMT) gibi projeler, tokenizasyonun finansal ve reel varlık dünyasında nasıl bir değişim yaratabileceğini gösteriyorlar.  

Ayrıca sanat, koleksiyon ve lüks eşya tokenizasyonu da blokzincirin getirdiği fırsatları değerlendiren alanlardan biri olarak öne çıkıyor. Opulous ($OPUL) ve Galileo ($LEOX) gibi projeler, sanat eserleri ve lüks eşyaların tokenleştirilmesiyle ilgili yenilikçi çözümler sunuyorlar.  

Genel olarak, blokzincir teknolojisi, tokenizasyonun ve dijital varlık pazarlarının gelişmesine olanak tanıyor. Ancak; regülasyonlar, teknik zorluklar ve zorunlu iş birlikleri gibi faktörler, bu projelerin başarısını yavaşlatan önemli unsurlar arasında yer alıyor.

 Son not: Portföyümde bu projelerden Emlak alanında TerraMirum faaliyet göstermeye başlamasıyla birlikte yer vermeyi düşünmekteyim. Ancak araştırmalarım hala devam etmektedir.   

İncelemek isterseniz: terramirum.com







Hiç yorum yok:

Tema resimleri Dizzo tarafından tasarlanmıştır. Blogger tarafından desteklenmektedir.